-EKÝM AYI MEME KANSERÝ FARKINDALIK AYI
-SANKO ÜNÝVERSÝTESÝ ÖÐRETÝM ÜYESÝ PROF. DR. MARALCAN:
-“ERKEN TEÞHÝS VE ERKEN TEDAVÝ, MEME KANSERÝNE KARÞI MÜCADELEDE EN DOÐRU VE EN BAÞARILI YOL”
SANKO Üniversitesi Týp Fakültesi Genel Cerrahi AD Baþkaný Prof. Dr. Göktürk Maralcan, erken teþhis ve erken tedavinin, meme kanserine karþý mücadelede en doðru ve en baþarýlý yol olduðunu söyledi.
Özel Sani Konukoðlu Hastanesi’nde de görev yapan Prof. Dr. Maralcan, meme kanseri farkýndalýk ayý dolayýsýyla “Meme Kanserinin Farkýnda Olmak” konulu bir açýklama yaptý.
Bir gün meme kanseri riskinin sekizde bir olasýlýkla kiþinin kendisine denk gelebileceðini bilmenin meme kanserinin farkýnda olmak anlamýna geldiðine vurgu yapan Prof. Dr. Maralcan, “Her kadýnýn, hekimden kendi memesini muayene etmeyi öðrenmesi ve bunun yaný sýra meme muayenesi için mutlaka genel cerrahi uzmanýna baþvurmasý gerektiðini bilmesi gerekir” dedi.
Meme kanseri tedavisinin var olduðunu ve tedavi sayesinde birçok meme kanseri hastasýnýn yaþamlarýnýn uzun yýllar hastalýksýz olarak sürdüðünü, bir kýsmýnýn da tamamen hastalýktan kurtulduðunu anýmsatan Prof. Dr. Maralcan, erken teþhis ve erken tedavinin, meme kanserine karþý mücadelede en doðru ve en baþarýlý yol olduðunun altýný çizdi.
Meme kanserinin farkýnda olmanýn bir baþka göstergesinin de, meme kanseri erken teþhisi için kadýnlarýn düzenli olarak genel cerrahi uzmaný muayenesine gitmesi olduðu kaydeden Prof. Dr. Maralcan, þöyle devam etti:
“Meme kanserinin farkýnda olmak, 20-40 yaþlarý arasýnda 2-3 yýlda bir, 40 yaþýndan itibaren yýlda 1 kez meme muayenesi olmak ve hekimin istediði tetkikleri yaptýrmak demektir. Tarama amaçlý mamografi yapýlmýþ olsa bile mutlaka genel cerrahi uzmaný muayenesi gerekmektedir. Meme kanseri taný ve tedavisi; genel cerrahi uzmaný, medikal onkoloji uzmaný, radyoloji uzmaný, plastik ve rekonstrüktif cerrahi uzmaný ve radyasyon onkolojisi uzmaný baþta olmak üzere birçok disiplinin birlikte yürüttüðü bir farkýndalýk konusudur.”
KÝMLER DAHA DUYARLI OLMALI
Ailesinde özellikle de anne, kýz kardeþler, anneanne, teyze, teyze kýzý gibi bir veya birden fazla kadýnda meme kanseri görülen insanlarýn bu konuda daha tedbirli olmalarýnýn gerektiðine dikkati çeken Prof. Dr. Maralcan, “Bu kiþiler, hekime bir an önce muayene için baþvurmalý ve ailesinde meme kanseri olanlar, genetik testler yaptýrmalýdýr” diye konuþtu.
Prof. Dr. Maralcan, meme kanserinin farkýnda olmanýn, bu kanserin sistemik bir hastalýk olduðunu, bu nedenle vücudun herhangi bir yerine ulaþmýþ olabilecek kanser hücrelerini yok etmek amacýyla kemoterapi denen ilaç tedavisi protokollerinin de uygulanacaðýný bilmek anlamýna geldiðini ifade etti.
Meme kanserinin bölgesel kontrolünü saðlamak için ameliyat ve bazen bunun üzerine de radyoterapinin gerekli olabileceðini vurgulayan Prof. Dr. Maralcan, sözlerini þöyle sürdürdü:
“Meme kanserinin farkýndalýðýný saðlamakta bilgilendirme, aydýnlatma görevi saðlýk çalýþanlarýna aittir. Ülkemizde meme kanseri ile ilgili her türlü taný, tedavi ve takip prosedürleri uygulanmaktadýr. Meme kanserinin baþarýlý yönetimi, erken taný konmasý ve erken tedavi edilmesiyle saðlanabilir. Meme kanseri farkýndalýðý deyince erken taný ve erken tedaviyi anlamak, genel cerrahi uzmanýna muayene olmak ve istenilen tetkikleri yaptýrmak en güvenli, gerçekçi yol olarak görünmektedir.”
Prof. Dr. Maralcan, meme ile ilgili þikayet olduðunda veya meme için kontrol yaptýrýlma istenildiðinde hekime baþvurmaktan çekinilmemesi ve utanýlmamasý gerektiðini de sözlerine ekledi.
-18 EKÝM DÜNYA MENOPOZ GÜNÜ
-ÖZEL SANÝ KONUKOÐLU HASTANESÝ KADIN SAÐLIÐI HASTALIKLARI UZMANI YRD. DOÇ. DR. ÖZKAPLAN: “MENOPOZ BÝR SON DEÐÝLDÝR”
Özel Sani Konukoðlu Hastanesi Kadýn Hastalýklarý ve Doðum Uzmaný Yrd. Doç. Dr. Esra Özkaplan, kadýnlar için menopoz döneminin aslýnda yaþlanmanýn baþlangýcý deðil, bir olgunlaþma ve hayattan keyif alma dönemi olduðunu söyledi.
SANKO Üniversitesi Týp Fakültesi Kadýn Hastalýklarý ve Doðum Öðretim Üyesi de olan Yrd. Doç. Dr. Özkaplan, “18 Ekim Dünya Menopoz Günü” dolayýsýyla bir açýklama yaptý.
Menopozun ortalama baþlangýç yaþýnýn 50 olarak kabul edildiðini belirten Yrd. Doç. Dr. Özkaplan, “Baþlangýç yaþý 40 yaþýndan önce olabileceði gibi, 50'li yaþlarýn sonunda da görülebilir. Bu süreç kalýtýmsal olmakla birlikte, beslenme ve yaþam þartlarý menopozu geciktirebilir” dedi.
MENOPOZUN NASIL OLUÞUR
Menopozun nedenlerine deðinerek Yrd. Doç. Dr. Özkaplan, “Yumurtalýklar, 35 yýl olan ömürlerinde yaþlanmanýn etkisiyle görevlerini yerine getiremez duruma gelir. Adet kanamalarý gecikir ya da sýra atlamaya baþlar” diye konuþtu.
“Kanama miktarý azalýrken, bazýlarýnda aþýrý kanama da görülebilir. Yumurtalýklar giderek daha az östrojen hormonu üretmeye baþladýðýndan, hormonal aktivitelerde belli belirsiz deðiþiklikler ve yeniden düzenlemeler olur” diyen Yrd. Doç. Dr. Özkaplan, þöyle devam etti:
“Þanslý dediðimiz bir azýnlýðýn ise adet kanamalarý menopoza dönemiyle birlikte kesilir. Menopozun tipik özelliklerinden olan ani ateþ deðiþiklikleri, östrojen seviyelerinin düþmesiyle baþlayabilir. Hipofiz bezelerinin metabolizmasýnýn deðiþmesiyle kan ve idrarda yüksek miktarlarda hormonlara (FSH) karþýlaþýlabilir. Adrenal ve tiroid bezlerinin hormonal dengesi de bozulabilir ancak bunlar her kadýnda fiziksel veya zihinsel rahatsýzlýklara neden olmaz.”
MENOPOZA GÝRÝLDÝÐÝ NASIL ANLAÞILIR
Yrd. Doç. Dr. Özkaplan, menopozun adet düzensizlikleri ve deðiþiklikler yanýnda belirtilerini þu þekilde sýraladý:
“Genellikle göðüste bir ýsýnma hissiyle ortaya çýkan ani ateþ basmasý, boyuna, yüze ve bazen de tüm vücuda yayýlýr. Ateþ hissine bazen iðnelenme de eþlik edebilir. Yüzde ateþ basmasý sonucu ortaya çýkan kýzarýklýk, rahatlýkla baþkalarý tarafýndan da fark edilebilir. Geceleri uyku düzenini bozabilen ani ateþ basmasý yaný sýra aþýrý terleme veya üþüme de uykuyu bölebilir. Menopozdan hemen önce baþlar, yaklaþýk 2-3 yýl devam eder.
Menopozun belirtileri yanýnda, kaynaðý menopozla ilgili olmayan baþ aðrýsý, gerginlik gibi rahatsýzlýklar da görülebilir, yaþlanma endiþesi ise bir takým rahatsýzlýklara yol açabilir. Menopoz esnasýnda kadýnlarýn en çok yakýndýðý konulardan bir de kilo artýþýdýr. Nedeni genellikle azalan fiziksel aktiviteler ile aþýrý yemedir. Bazen tiroid faaliyetlerinde azalma olabilir.”
Kýsa bir süre öncesine kadar östrojen hormonunun menopoz belirtilerini azalttýðý, damar týkanýklýðý ile osteoporozu yavaþlattýðý kanýsýyla yaygýn olarak kullanýldýðýný anýmsatan Yrd. Doç. Dr. Özkaplan, östrojenin günümüzde rahim mukozasý ve bazý meme kanserleri ile ilgili olabileceðinin düþünüldüðünü ve hormon tedavisi alanlarda kalp krizi ve inme riskinde artýþ olduðuna iliþkin veriler nedeniyle östrojen tedavisinin tekrar gözden geçirildiðin ifade etti.
PREMATÜRE YUMURTALIK YETMEZLÝÐÝ
Erken menopoz dönemini de deðinen Yrd. Doç. Dr. Özkaplan, 35 – 40 yaþ altý kadýnlarda kesilen adet kanamalarýnýn “erken menopoz” olarak adlandýrýldýðýný, bu durumla karþý karþýya kalan kadýnlardan bazýlarýnýn kendiliðinden gebe kalabildiklerini, bazýlarýnýn ise yardýmcý üreme tedavileri ile gebe kalabildiðine vurgu yaptý.
Kadýnýn adet döngüsü bir yýlý geçmiþ ve bu süre içinde kanama olmamýþ ise menopoz tanýsý konulabileceði uyarýsýný yapan Yrd. Doç. Dr. Özkaplan, “Normal menopozun, erken menopoz dýþýnda, geri dönüþü ihtimali mümkün deðildir” diyerek sözlerini tamamladý.