Saðlýk sektöründe yönetici olarak görevlendirilen insanlar baþarýlý olabilmek ve çalýþtýðý yere katký saðlamak için konusunda eðitim almasý þart.Ama bizde eðitim alma bir yana,eðitim almadan hatýr ile gönül ile bir yerlere getirilmektedir.Özel Hastane sahipleri,bu gerçeðin farkýnadalar deðiller bilinmez ama farkýna varýlýncaya dek kendilerinin bu sektöre yatýrmýþ olduklarý milyonlarca dolar boþa gitmektedir .
Sorun bakalým özel hastanelerin patronlarýna hastaneden bekledikleri sonucu alabiliyorlarmý ben alabildiklerini zannetmiyorum.Sürekli elaman deðiþtiriyorlar.Tandýðýn kýzý,bilmem kimin adamý,ucuz iþçi,gibi kriterlerle uðraþarak profesyonel yöneticiliði düþünmüyorlar.
Bir hastanenin bugün için uygun þekilde yönetilmesinde birinci kriter,öncelikle,mesleði ve unvaný ne olursa olsun hastanede yönetici olan herkesin,hastane yönetimi konusunda,þu ya da bu þekilde bir eðitim almasý zorunlu olmalýdýr.Profesyonel yöneticilik ve liderlik hastane yönetiminin geleceði açýsýndan belirleyici faktörlerdir.Bizde,yönetmek ve liderlik kavramlarý arasýnda hep bir karmaþa bir problem olmuþtur.Genellikle birbirinin yerlerine kullanýlmýþlardýr.Yönetici gemiyi yöneten, dümende olandýr ve doðru rotada,kazasýz gemiyi amacýna, varacaðý yere ulaþtýran kiþidir.Liderlik ise bir özellikler bütünü olup, profesyonel yöneticin özelliklerini tamamlayan önemli bir parçadýr. Baþarýlý, profesyonel bir hastane yöneticisinde, sorunlarla etkin mücadele yeteneði, herkesin ihtiyacýný, þikayetini dinleme, ilgililik, sosyal sorumluluk, vaatlerinde tutarlýlýk, pozitif yaklaþým, kiþisel yönetim,kendine güven, stres ve kiþisel duygularla baþa çýkabilme, sürekli geliþime inanma, düzenli bilgi birikimi ve deneyim, karar almada isabet ve hýzlý düþünebilme pratiklik,gibi daha pek çok özelliðin bir arada olmasý gerekir.Hastaneler çeþitli mesleklerden profesyonellerin buluþtuðu örgütler olduðundan,hastanelerin yönetimi bu nedenle zordur.Patron ve profesyonel yönetici arasýndaki anlaþmazlýklar profesyonelleþme önündeki en önemli engellerden biridir. Patron-yönetici anlayýþýnýn hüküm sürdüðü hastanelerde daima bu sorun yaþanmaktadýr.Hastane onundur ve o söz sahibidir.Bu aslýnda uzaktan bakýldýðýnda doðru bir mantýktýr,ancak öncelikle patron-yönetici kavramlarýnýn birbirinden ayrýþmasý çok önemli olup,profesyonel yöneticilerin karar alýrken baðýmsýz, etki altýnda kalmadan kararlarý almasý,patronun yani iþletme sahibinin zaman zaman gözlemci konumuna çekilmesi gerekmektedir. Belki küçük çaptaki hastanelerde veya az olsun benim olsun diyen,tek adam olan yönetimler için bu zorunlu olmayabilir ancak artýk rekabetin yoðunlaþtýðý bu zaman da yönetimin özerkleþmesi genel,geçer bir kural halini almýþtýr. Bu da kurumsallaþma açýsýndan çok önemli bir adýmdýr.